Niyetle Başlamak: Yolculuk Başlıyor

Veee….. “Merhaba arkadaşlar kanalıma hoşgeldiniz!”

(Buraya kocaman sahte bir gülümseme koyun.)

Bu bloga böyle başlamasam, en azından bir kere olsun yapmasam olmazdı.

Beş yılı aşkındır bu blogu başlatmayı düşünüyordum.

Hikâye eksikliğinden değil — fazlasıyla vardı.

Ama her şeyin kusursuz olmasını bekliyordum.

Bu alanın ne olmasını istiyorsam, onu tam yansıtacak mükemmel bir açılış arıyordum.

Mükemmeliyetçilik felç edici bir şey.

Her adım önceden çözülmüş olmalı gibi düşünmek, bu projeyi yıllarca sadece fikirler diyarında bekletti.

 

Ama işin gerçeği şu: hayat mükemmel değil.

Mühendislik de değil.

İkisi de sürprizlerle, öğrenme eğrileriyle ve büyüme anlarıyla dolu.

 

Ben bu “köşeli” kişiliğimi biraz esnetmeyi öğrenmeye çalışıyorum —Her şey yerli yerinde olmalı, mantıklı olmalı…

(Evet, hatalar bile. Onlar da plana dahil olmalı.)

Ama madem yeni bir beceri öğreniyorum, neden uygulamayla başlamayayım?

 

Şimdi başlıyorum — her şey mükemmel olduğu için değil,

Tüm kusurlarıyla bu yolculuğu paylaşmanın, hayali mükemmelliği beklemekten değerli olduğuna inandığım için.

Ne olacağına dair bildiğim şeyler var:

Bir kere oldukça gerçek olacak.

Şantiyeden hikâyeler olacak — bazen çamurlu, bazen stresli, bazen kahkaha dolu.

Bazen havalimanından yazacağım.

Bazen buz gibi bir konteyner ofisten.

Bazen “mükemmel plaza ofisimden.”

Ve bazen de evdeki koltuğumdan — kucağımda küçük ama aşırı patron bir köpekle.

Bu bloga başlıyorum çünkü terapistim diyor ki:

“Her şeyi çözmüş olman gerekmiyor.”

(Selam Sveta — bakın, gerçekten bir değişim var.)

Başlıyorum çünkü artık yeterince şey gördüm, taşındım, kurdum, yaşadım —

Ve biliyorum ki bu hikâyeler anlatılmayı hak ediyor.

Belki birilerinin de duymaya ihtiyacı vardır.

“Kaosa küçük bir bakış”

Pek de havalı olmayan ama şaşırtıcı şekilde şiirsel bir gezgin mühendisin hayatına hoş geldiniz.

Engineer in Town’a hoşgeldiniz.

Gelin birlikte inşa edelim.

Previous
Previous

Mühendis, Tamam. Ama Neden Böyle?